akay 2
akay
Akif Kemal Akay
Ali Demirçalı

AB, toplum Ruh Sağlığı Merkezleri’ni Finanse Ediyor

DÜNYA 24.10.2020 - 08:53, Güncelleme: 29.09.2023 - 04:46 991+ kez okundu.
 

AB, toplum Ruh Sağlığı Merkezleri’ni Finanse Ediyor

AB, Suriye Krizi Karşısında Sağlık Bakanlığı’nı Desteklemek Üzere ‘Toplum Ruh Sağlığı Merkezleri’ni Finanse Ediyor Avrupa Birliği ve Sağlık Bakanlığı’nın ortak çabalarıyla, SIHHAT Projesi kapsamında kurulan İzmir Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’nin resmi açılışı, bugün yapıldı. Avrupa Birliği, SIHHAT Projesi kapsamında Adana, Gaziantep, Hatay, İstanbul (2 adet), Kilis, Şanlıurfa, Mardin, İzmir ve Bursa’da olmak üzere 10 ilde 10 Toplum Ruh Sağlığı Merkezi kurulmasını finanse ederek Suriye krizi karşısında Türkiye’ye yönelik desteğini sürdürüyor. Bu merkezlerden, şizofreni ve bipolar bozukluk teşhisi yapılmış ev sahibi toplum mensubu ve mülteci hastalar faydalanıyor. Merkezlerde hastaların topluma entegrasyonunu; sosyal becerilerini yeniden düzenlemelerini sağlamak üzere kendilerini geliştirmelerini; psiko-sosyal gelişimlerini ve müzik, bahçıvanlık, elişi ve spor faaliyetleri gibi mesleki terapilerin yapılmasını amaçlayan akıl-ruh sağlığı hizmetleri veriliyor. AB bu merkezlere mobilya, mesleki terapi malzemesi, spor ekipmanları ve sarf malzemelerinin satın alınması yoluyla da destek olmuştur. Aralık 2020’de hastaların taşınması ve dış erişim amacıyla da her merkeze birer adet araç teslimatı da yapılacaktır. 10 merkezde istihdam edilen çift dilli hasta rehberlerinin maaşları, kira ve işletme giderleri de aynı şekilde 300 milyon Avro ile SIHHAT Projesi’nden sağlanmaktadır. Konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut şunları söyledi: "Yerinden edilme neticesinde mültecilerin büyük bir kısmı, çoklu travmaya maruz kalmaktadır. Psikiyatrik ve psikolojik hastalıklar anlamında yüksek risk altındaki bu kişilerin topluma yeniden entegre edilmesi ve esenliğinin sağlanması için onlara ulaşmak ve ihtiyaç duydukları desteği kendilerine verebilmek çok büyük bir önem taşımaktadır. AB açısından akıl ve ruh sağlığı konusu, üzerinde dikkatle durulan bir konu; bu itibarla, desteğimizin Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerini kapsamasından memnuniyet duyuyoruz."   Arka Plan Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı (FRİT) Avrupa Birliği, 2011 yılından bu yana mülteci krizine müdahale sürecinde Türkiye'ye destek olmaktadır. Bu destek başlangıçta Avrupa Komisyonu'nun İnsani Yardım ve Sivil Koruma Genel Müdürlüğü (ECHO) tarafından sağlanmış, ancak uzayan kriz karşısında söz konusu yardımlara sonradan AB'nin orta ve uzun vadeli desteğe yönelik diğer mali araçları da eklenmiştir. Ocak 2016'da Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı-FRIT'in hayata geçirilmesiyle birlikte sağlanan yardımlar önemli ölçüde arttırılmıştır. Program aracılığıyla, eğitim, sağlık, altyapı, göç yönetimi, sosyo-ekonomik kalkınma ve insani yardım gibi temel alanlarda destek sağlamak suretiyle hem mültecilere hem de ev sahibi toplumlara yardım amacıyla 6 milyar Avro taahhüt edilmiştir. Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı kapsamında Suriyelilere ve ev sahibi toplumlara sağlık sektöründe sağlanan AB desteğinin amacı, sağlık altyapısına yapılan yatırımlar, istihdam, kapasite geliştirme ve tıbbı cihaz alımının yanı sıra birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık merkezlerindeki sağlık hizmetlerine erişimlerini arttırmak suretiyle mültecilerin sağlık durumlarının iyileştirilmesidir. AB, toplam 6 milyar Avro tutarındaki FRIT bütçesinden, tüm mülteci nüfusunun kapsamlı ve nitelikli sağlık hizmetlerine erişimini sağlamayı amaçlayan programlara yaklaşık 700 milyon Avro sağlayarak Türkiye’deki sağlık sistemini desteklemektedir. Ana uygulama ortağı Sağlık Bakanlığı’dır, Uluslararası Finans Kuruluşlarından oluşan ortaklar da büyük çaplı altyapı projelerini (hastaneler) hayata geçirmektedirler. Sağlık sektöründe yardımların ana ayağını, T.C. Sağlık Bakanlığı’na 300 milyon Avroluk doğrudan hibe yardımı içeren ve Bakanlığın mültecilere sağlık hizmetlerine ücretsiz ve eşit erişim sunma çabalarına destek olan SIHHAT projesi oluşturmaktadır. SIHHAT projesinin özgünlüğü, Göçmen Sağlığı Merkezlerinde Suriyeli doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanlarının istihdam edilmesi suretiyle mültecilere dil ve kültür engelleri olmaksızın hizmet vermesinden kaynaklanmaktadır. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin Arapça sunulabilmesi için proje kapsamında, Göçmen Sağlığı Merkezlerinde 3400'den fazla Suriye uyruklu sağlık personeli istihdam edilmekte, bu şekilde Geçici Koruma altındaki Suriyeliler için “sağlık hakkı”, Suriyeli sağlık çalışanları için de “çalışma hakkı” ve “hizmet sunma hakkı” sağlanmaktadır. SIHHAT projesi ile 29 ilde 178 Göçmen Sağlığı Merkezi ve 10 Toplum Ruh Sağlığı Merkezi kurulmuştur. 113 ikinci basamak sağlık merkezi için 3.436 adet tıbbi cihaz ve 163 mikroskop temin edilmiş, tarama için 5 kanser tarama aracı aktif hale getirilmiş ve bir aşılama programı uygulanmıştır. Kasım 2020 sonuna kadar hastanelere daha fazla sayıda tıbbi ekipman, 430 ambulans ve 102 sağlık aracı tedarik edilecektir.

AB, Suriye Krizi Karşısında Sağlık Bakanlığı’nı Desteklemek Üzere ‘Toplum Ruh Sağlığı Merkezleri’ni Finanse Ediyor

Avrupa Birliği ve Sağlık Bakanlığı’nın ortak çabalarıyla, SIHHAT Projesi kapsamında kurulan İzmir Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’nin resmi açılışı, bugün yapıldı. Avrupa Birliği, SIHHAT Projesi kapsamında Adana, Gaziantep, Hatay, İstanbul (2 adet), Kilis, Şanlıurfa, Mardin, İzmir ve Bursa’da olmak üzere 10 ilde 10 Toplum Ruh Sağlığı Merkezi kurulmasını finanse ederek Suriye krizi karşısında Türkiye’ye yönelik desteğini sürdürüyor. Bu merkezlerden, şizofreni ve bipolar bozukluk teşhisi yapılmış ev sahibi toplum mensubu ve mülteci hastalar faydalanıyor. Merkezlerde hastaların topluma entegrasyonunu; sosyal becerilerini yeniden düzenlemelerini sağlamak üzere kendilerini geliştirmelerini; psiko-sosyal gelişimlerini ve müzik, bahçıvanlık, elişi ve spor faaliyetleri gibi mesleki terapilerin yapılmasını amaçlayan akıl-ruh sağlığı hizmetleri veriliyor.

AB bu merkezlere mobilya, mesleki terapi malzemesi, spor ekipmanları ve sarf malzemelerinin satın alınması yoluyla da destek olmuştur. Aralık 2020’de hastaların taşınması ve dış erişim amacıyla da her merkeze birer adet araç teslimatı da yapılacaktır. 10 merkezde istihdam edilen çift dilli hasta rehberlerinin maaşları, kira ve işletme giderleri de aynı şekilde 300 milyon Avro ile SIHHAT Projesi’nden sağlanmaktadır.

Konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut şunları söyledi: "Yerinden edilme neticesinde mültecilerin büyük bir kısmı, çoklu travmaya maruz kalmaktadır. Psikiyatrik ve psikolojik hastalıklar anlamında yüksek risk altındaki bu kişilerin topluma yeniden entegre edilmesi ve esenliğinin sağlanması için onlara ulaşmak ve ihtiyaç duydukları desteği kendilerine verebilmek çok büyük bir önem taşımaktadır. AB açısından akıl ve ruh sağlığı konusu, üzerinde dikkatle durulan bir konu; bu itibarla, desteğimizin Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerini kapsamasından memnuniyet duyuyoruz."  


Arka Plan
Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı (FRİT)
Avrupa Birliği, 2011 yılından bu yana mülteci krizine müdahale sürecinde Türkiye'ye destek olmaktadır. Bu destek başlangıçta Avrupa Komisyonu'nun İnsani Yardım ve Sivil Koruma Genel Müdürlüğü (ECHO) tarafından sağlanmış, ancak uzayan kriz karşısında söz konusu yardımlara sonradan AB'nin orta ve uzun vadeli desteğe yönelik diğer mali araçları da eklenmiştir. Ocak 2016'da Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı-FRIT'in hayata geçirilmesiyle birlikte sağlanan yardımlar önemli ölçüde arttırılmıştır.

Program aracılığıyla, eğitim, sağlık, altyapı, göç yönetimi, sosyo-ekonomik kalkınma ve insani yardım gibi temel alanlarda destek sağlamak suretiyle hem mültecilere hem de ev sahibi toplumlara yardım amacıyla 6 milyar Avro taahhüt edilmiştir.

Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı kapsamında Suriyelilere ve ev sahibi toplumlara sağlık sektöründe sağlanan AB desteğinin amacı, sağlık altyapısına yapılan yatırımlar, istihdam, kapasite geliştirme ve tıbbı cihaz alımının yanı sıra birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık merkezlerindeki sağlık hizmetlerine erişimlerini arttırmak suretiyle mültecilerin sağlık durumlarının iyileştirilmesidir. AB, toplam 6 milyar Avro tutarındaki FRIT bütçesinden, tüm mülteci nüfusunun kapsamlı ve nitelikli sağlık hizmetlerine erişimini sağlamayı amaçlayan programlara yaklaşık 700 milyon Avro sağlayarak Türkiye’deki sağlık sistemini desteklemektedir. Ana uygulama ortağı Sağlık Bakanlığı’dır, Uluslararası Finans Kuruluşlarından oluşan ortaklar da büyük çaplı altyapı projelerini (hastaneler) hayata geçirmektedirler. Sağlık sektöründe yardımların ana ayağını, T.C. Sağlık Bakanlığı’na 300 milyon Avroluk doğrudan hibe yardımı içeren ve Bakanlığın mültecilere sağlık hizmetlerine ücretsiz ve eşit erişim sunma çabalarına destek olan SIHHAT projesi oluşturmaktadır.

SIHHAT projesinin özgünlüğü, Göçmen Sağlığı Merkezlerinde Suriyeli doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanlarının istihdam edilmesi suretiyle mültecilere dil ve kültür engelleri olmaksızın hizmet vermesinden kaynaklanmaktadır. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin Arapça sunulabilmesi için proje kapsamında, Göçmen Sağlığı Merkezlerinde 3400'den fazla Suriye uyruklu sağlık personeli istihdam edilmekte, bu şekilde Geçici Koruma altındaki Suriyeliler için “sağlık hakkı”, Suriyeli sağlık çalışanları için de “çalışma hakkı” ve “hizmet sunma hakkı” sağlanmaktadır.

SIHHAT projesi ile 29 ilde 178 Göçmen Sağlığı Merkezi ve 10 Toplum Ruh Sağlığı Merkezi kurulmuştur. 113 ikinci basamak sağlık merkezi için 3.436 adet tıbbi cihaz ve 163 mikroskop temin edilmiş, tarama için 5 kanser tarama aracı aktif hale getirilmiş ve bir aşılama programı uygulanmıştır. Kasım 2020 sonuna kadar hastanelere daha fazla sayıda tıbbi ekipman, 430 ambulans ve 102 sağlık aracı tedarik edilecektir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.