Deprem Sonrası Akut Stres Bozukluğuna Dikkat!

Travma Sonrası Neler Yaşıyoruz?

‘Yaşamımızı, yaşam şeklimizi değiştiren kriz olarak adlandırdığımız her türlü olay ya da durumu travma olarak adlandırabiliriz. Ancak her kriz travma sonrası stres bozukluğu oluşturacak diye bir durum söz konusu değildir.’

 

Şu anda hepimiz doğrudan ya da dolaylı olarak travmaya maruz kalıyoruz. Travma yaşadıklarımızın fazla gelme, taşıyamama hali olarak tanımlayabiliriz. Akut kriz anında gösterdiğimiz tutumlar ya da duygusal değişimler doğrudan TSSB yaşadığımız ya da yaşayacağımız anlamına gelmez. Aniden gelişen deprem gibi beklenmedik kriz durumları karşısında bazı tepkiler gösterebiliriz. Sinir sistemimiz bu aniden gelişen durum karşısında zorlanabilir. Bu zorlanma normalden farklı olarak kalp çarpıntısı, nefes darlığı, göğüste sıkışma gibi fizyolojik tepkiler ya da ağlama nöbeti, öfke krizi, donup kalma, üzüntü, korku, keyifsizlik, suçluluk gibi duygusal tepkiler göstermemize neden olabilir. Tüm bunlar bu süreçte son derece normaldir. 

 

‘Akut stres belirtilerinden ziyade travmayı nasıl işlediğimiz TSSB ‘min oluşumunda belirleyici bir faktördür’

 

Çalışmalar deprem gibi afet olaylarında üç ve dördüncü haftadan sonra gösterdiğimiz belirtilerin TSSB oluşumuna dair ilk işaretler olduğunu göstermektedir. TSSB’nun sinyalleri çoğunlukla kriz anının sonlandığı noktada başlamaktadır. Ancak halen bir kriz anı içerisindeyiz ve bu kriz henüz sonlanmadı. Artçı depremler, enkaz altında kalan insanlar, hasar gören binaların başında bekliyoruz. Hepimizi doğrudan ya da dolaylı yoldan bu krize şahit oluyoruz. 

 

İkincil Travmanın Oluşumunda Koruyucu Önlemler Nelerdir?

Gördüğümüz, duyduğumuz ve izlediklerimiz ‘’İkincil Travma’’ oluşumuna neden olabilmektedir. Travmanın işlenmesi TSSB önlemede oldukça önemlidir. Her yaş grubu için travmayı işlemede yardımcı olacak önlemleri şu şekilde özetleyebilirim:

 

Güvendesin mesajı verin:

Günlük rutinlerimizle kendimize özellikle şu dönemde en çok ihtiyaç duyduğumuz ‘’güvendesin mesajını’’ verebiliriz. Rutinlerinize devam etmek için çabalayın: Rutinler içinde bulunduğumuz yoğun belirsizlik halini bir nebze belirli hale getirerek kişinin kendisini güvende hissetmesini sağlar.   Belirli bir yerde ve saatte yemek yemek, temizlik yapmak, sohbet etmek, çocuğunuzla ilgilenmek, belirli bir yerde yürüyüş yapmak vb. günlük rutinlerinizi bu süreçte yeniden oluşturmaya çalışın.