Sahte İhbarla Uçak İndiren Pilotlara Hava Korsanlığı Suçlaması

Belaruslu muhalif gazeteci Roman Protaseviç ve partneri uçaktan indirilerek gözaltına alınmışlardı. Amerikan Federal Soruşturma Bürosu yetkilileri olay için "pervasız bir ihlal" yorumunu yapmıştı. Bu hafta Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan bir raporda bomba ihbarının sahte olduğu bilinerek kasten uçağı Minsk'e indirmek için yapıldığı sonucuna varıldı.

 

Amerika Adalet Bakanlığı Sözcüsü, Belarus Devlet Hava Trafik Genel Müdürü ve Yardımcısı Leonid Mikalaeviç Çuro ve Oleg Kazyuçits ile isimleri tespit edilemeyen iki güvenlik yetkilisi Belarus'da olduklarını söyledi. Dört Belaruslu yetkili, Amerika'da yargılanmaları durumunda ömür boyu hapse mahkum edilebilir.

 

SUÇLAMALAR

Savcılık tarafından hazırlanan dosyada Hava Trafik Genel Müdürü Leonid Mikalaeviç Çuro, Ryanair uçağı Litvanya'nın başkenti Vilnius'a gitmek üzere Yunanistan'ın başkenti Atina'dan havalanmadan önce, Belarus hava trafik yetkililerini arayarak sahte bomba ihbarını bildirmeke suçlanıyor. Hava trafik yetkilileri bu ihbar üzerine uçağın Belarus hava sahasına girmesini bekledikten sonra pilota bomba ihbarı bildirimini ileterek Minsk'e inmesi talimatı verdiler. Leonid Mikalaeviç Çuro'nun yardımcısı Oleg Kazyuçits de daha sonra, bomba ihbarı ve güvenlik yetkililerinin olaydaki rolünü gizlemek için kayıtlarda sahtecilik yapmaya çalışmakla suçlanıyor.

 

PİLOTLAR ARTIK KUŞKU TAŞIYACAK

Savcılığın başvurusunun New York'taki federal mahkemeye iletilmesi sonrası açıklama yapan FBI Başkan Yardımcısı Michael Driscoll, bunun bir Uçak kaçırma ve "Amerika yasaların pervasızca ihlal edilmesi" olduğunu söyledi. Michael Driscoll, "Bundan sonra bir kontrol kulesinden tehlike ihbarı alan bir pilot bunun gerçek bir tehdit olup olmadığından şüphe edecek ve bu da insanların hayatını tehlikeye atacak."

 

Geçen yıl Ryanair CEO'su Michael O'Leary da olay için "devlet destekli hava korsanlığı" yorumunu yapmıştı.Olay uluslararası düzeyde sert tepkilere yol açmış; Amerika, Avrupa Birliği ve İngiltere, Belarus'a cezai yaptırımlar uygulamaya başlamıştı. Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko o esnada bomba tehdidinin gerçek olduğunda ısrar etmiş ve "ülkesinin güvenliğini" düşünmek zorunda olduğunu söylemişti.