Türk basınından sansürün kaldırılmasının 116. yıl dönümünde tüm basın mensuplarımızın 24
Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı en kalbi duygularımla kutluyorum.
Her yıl 24 Temmuz'da kutlanan Gazeteciler ve Basın Bayramı, ülkemizde basın özgürlüğünün
ve ifade hürriyetinin simgesi haline gelmiş bir gündür. 1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilan
edilmesiyle basından sansürün kaldırılması, gazetecilik mesleğine gönül verenlerin ülkemizde
daha demokratik şartlarda ve özgür bir ortamda görev yapmaları açısından bir dönüm
noktası olmuştur.
Öyle ki özgür bir basın; güçlü, sağlıklı ve demokratik bir toplumun teminatıdır. Çünkü basın;
kamuoyunu aydınlatarak, doğru ve tarafsız haberin akışını sağlayarak, eleştirel bakış açısını
hakim kılarak ve toplumun tüm seslerini yansıtarak demokrasiye işlerlik kazandırmaktadır.
Gazetelerden televizyonlara, radyolardan dijital platformlara kadar geniş bir yelpazede
faaliyet gösteren basın, aynı zamanda toplumu bir arada tutan, ortak bir kimlik ve aidiyet
duygusunu pekiştiren bir araçtır. Bu nedenlerle basının özgür, bağımsız ve tarafsız olması;
toplumsal huzurun temini ve demokratik düzenin korunması için hayati bir önem taşır.
Üstlendikleri bu sorumlulukların bilinciyle çalışan, etik kurallarına ve meslek ilkelerine bağlı
yayıncılık yaparak kamuoyunu tarafsız, hızlı ve doğru biçimde bilgilendirmeyi gaye edinen
kıymetli basın mensuplarımızın; üzerine düşen görevleri, dün olduğu gibi bugün ve yarın da
aynı duyarlılıkla yerine getirmeye devam edeceğine yürekten inanıyorum.
Bu vesileyle Adana’mızın gelişip daha da kalkınması hususunda gerçekleştirdiğimiz
çalışmalara destek verme noktasında önemli görevler üstlenen yerel basınımız başta olmak
üzere gazetecilik mesleğine emek ve gönül veren tüm basın mensuplarımızın 24 Temmuz
Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı kutluyor; sağlıklı, mutlu ve başarılarla dolu uzun bir meslek
yaşamı temenni ediyorum.