YANINDAYIZ Derneği “Sezona Merhaba” üye buluşması gerçekleşti

  Erkeklerin aktif katılımıyla toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını amaçlayan Türkiye’deki ilk, dünyadaki sayılı sivil toplum kuruluşlarından biri olan YANINDAYIZ Derneği’nin “Sezona Merhaba” üye buluşması, YANINDAYIZ Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri, dernek üyeleri, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşu liderlerinin katılımıyla Belçika İstanbul Başkonsolosluğu’nda  gerçekleşti.   YANINDAYIZ Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Selen Okay Akçalı açılış konuşmasında genç bir dernek olarak üyelerin desteği ve kararlılığıyla az zamanda çok yol alındığını ifade etti. 100 yıl öncesinin toplumsal koşullarında kadının ve erkeğin haklarını doğal olarak eşitleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gittiklerini belirten Akçalı, halen ülke ve toplum olarak gidilecek çok yol olduğuna değindi. Akçalı, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sadece kadın meselesi olmadığını, erkeklere de bir o kadar iş düştüğünü hatırlatarak cumhuriyetin kazanımlarının ancak bu şekilde korunabileceğini söyledi. Belçika Başbakanı Alexander De Croo’nun toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine yazmış olduğu bir kitabı olduğunu hatırlatan Akçalı, YANINDAYIZ’ın felsefesini şu sözlerle aktardı: “Kadınların Çağı: Feminizm Erkekleri de Özgürleştirir başlıklı kitapta Sayın De Croo, toplumsal kalkınmanın ancak bu şekilde sağlanabileceğini söyleyerek hemcinslerine çağrıda bulunuyor. YANINDAYIZ da erkeklerin kadın erkek eşitliğini aktif olarak desteklediği bu hareketin ülkemizdeki ilk ve tek, dünyadaki dördüncü temsilcisi. Erkekler de artık kendilerine tarif edilen kimliği sorguluyor, ataerkil kabullere karşı çıkıyor ve mücadeleyi kadınlarla yan yana sürdürüyorlar.”  Akçalı sözlerinin sonunda, bayrağımızı gururla dalgalandıran, Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye'yi sevince boğan, milli gururumuz A Milli Kadın Voleybol Takımı’nı tebrik etti ve Türk kadının gücünü dünyaya bir kez daha gösterdikleri için teşekkürlerini iletti.   Belçika Başkonsolosu Tim Van Anderlecht ise açılış konuşmasında feminizm ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sadece kadınları ilgilendiren kavramlar olmadığının altını çizdi ve eşitliğin ekonomik katkısını vurguladı: “Meselenin özü şu ki eğer bu eşitsizlikleri gerçekten çözmek istiyorsak, bugün kadınlar kadar çok sayıda erkeği de, toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmanın yüce bir hedef olduğuna ikna etmemiz gerekiyor. Değişim hakkında konuşmakla yetinmeyelim, daha eşitlikçi ve kapsayıcı bir topluma doğru ilerlemeyi sağlayan değişim yaratıcıları olalım. Bu çok önemli, çünkü toplumsal cinsiyet eşitliği sadece doğru olanı yapmakla ilgili değil. Aynı zamanda ekonomik bir zorunluluktur. Kanıtlar, toplumsal cinsiyet eşitliğine sahip toplumların daha zengin ve daha mutlu toplumlar olduğunu göstermektedir.”