Kalbe zararlı 8 gizli faktör

style="text-align:center"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Diş eti şikayeti

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Diş eti hastalıkları özellikle periodontitis, kalp hastalıkları riskini artırabilir. Diş etindeki iltihapların, bakterilerin kana karışmasına neden olabilir. Bu da vücutta yaygın bir akıntıya yol açarak bazı mevcut zemini hazırlayabilir. Buna karşılık; dişlerin düzenli olarak fırçalanması, diş ipinin kullanılması ve yıllık diş muayenelerinin ihmal edilmemesi.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Migren atakları

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Migren atakları sırasında damarlarda meydana gelen jelleşmeler nedeni özellikle auralı migren hastalarında kalp problemleri yaşama sürecinin daha yüksek olduğu bilinen bir gerçek. Buna karşılık; migren tedavisi aksatılmamalı ve düzenli doktor kontrolleri geciktirilmemelidir.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Uyku İşlemi

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Uyku apnesi, uyku sırasında nefesin kesilmesine uğramaktadır. Bu durum kan basıncı yükseltilirken aynı zamanda oksijenin düşmesine yol açarak kalbe zarar verebilir. Buna karşılık; Kilo kontrolüne dikkat edilmesi, uyku apnesi varsa tedavisi için bir sağlık uygulaması yapılmalı ve uyku rutinine önem verilmeli.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Kötü bağırsak hastalığı

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Milyarlarca bakteri barındıran çıkışlar, fiziksel ve ruhsal sağlık birimi için kritik öneme sahip. Ancak kötü beslenme, çıkış aralıkları tehdit ederek bölümleri iyi ve kötü bakteri varlığını bozabiliyor ve çeşitli rahatsızlıklara yol açabiliyor. Buna karşın probiyotik, prebiyotik ve liften zengin gıdalarla oluşturulmuş beslenme planları uygulanır.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">aşırı hareketlilik

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Uluslararası egzersizler kalp sağlığı için genellikle faydalı olsa da aşırıya kaçılması durumunda, özellikle uzun mesafe koşuları gibi yüksek performanslı aktivitelerde kalp üzerinde stres oluşabilir. Buna karşılık; Düzenli ve düzenli fiziksel aktivitelerin olduğu bir egzersiz programı tercih edilmelidir.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Hava kirliliği

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Kirli hava, damar tıkanıklıklarına ve kan basıncındaki artışa neden olabilmek için kalp rahatsızlıklarını tetikleyen önemli faktörlerden biri. Buna karşılık; Hava kalitesi düşük olduğunda aralıkta zaman kısıtlanmalı ve kapalı alanlarda hava filtreleri kullanılmalı.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Stres

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Kronik stres ve kaygı, pek çok sağlık sorununda olduğu gibi kalbi de büyük zarar veriyor. Stres nedeniyle artan basınç kalp üzerinde ek yüke neden oluyor. Buna karşılık; Ayrıca, yoga ve nefes egzersizleri gibi stres yönetimi teknikleri denenmeli, kişi otokontrolünü zorlanırsa bir sağlık araştırma başvurusu yaparak uzman bir psikologdan yardım almalı. Yalnızlık ve sosyal izolasyon da stres hormonlarını arttırarak kalp hastalıklarını tetikleyebilir. Buna karşılık kişinin sosyalleşmesinin zayıf olduğunu düşünüyorsa insanların etkileşimini kurabileceği yeni hobiler deneyerek sosyal bağlarını güçlendirmeyi deneyebilir.

style="text-align:justify"> style="font-size:16px"> 

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">Erken menopoz

style="text-align:justify"> style="font-size:16px">40 yaşından önce başlayan menopoz erken menopoz olarak adlandırılabilir ve bu durum kalp hastalıkları riskini artırabilir. Bunun nedeni, menopozla meydana gelen bozulma düzeyinin bozulmasının olumsuz etkilenmesidir. Buna karşılık; Sağlıklı bir beslenme planı oluşturulmalı, düzenli egzersiz yapılmalı ve kontrollü hormon terapisi için bir sağlık tedavisine başvurularak doktor görüşü alınmalı.