Üsküdar Üniversitesi’nden TBMM’ye

BİLİM 25.07.2024 - 09:10, Güncelleme: 25.07.2024 - 09:10 946+ kez okundu.
 

Üsküdar Üniversitesi’nden TBMM’ye

Sokak köpeklerine dair yasal değişiklikler için öneriler!

                   Sokak hayvanlarına sahip çıkmak hem dini hem insani bir görev! Üsküdar Üniversitesi Çevre Platformu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir’in de katkılarıyla hazırlanan "Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme Çerçevesinde Sokak Köpeklerine Dair Yasal Değişikliklere Öneriler", Kurucu Rektör ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan imzalı bir üst yazıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na gönderildi. “Sokak hayvanları, özellikle de köpekler ve kediler, toplumumuzun bir parçası olup, onların refahını sağlamak bizlere düşen dini ve insani bir sorumluluktur.” diyen Prof. Dr. İbrahim Özdemir, “Sokak köpekleri konusundaki yasa TBMM'de tartışılırken, tüm kamuoyunu Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme’de sunulan anlayışa sahip çıkmaya ve paylaşmaya davet ediyoruz.” dedi. Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi ve Çevre Platformu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir’in de katkılarıyla hazırlanan "Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme Çerçevesinde Sokak Köpeklerine Dair Yasal Değişikliklere Öneriler", Kurucu Rektör ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan imzalı bir üst yazıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na gönderildi. “Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme” 27 Şubat 2024’te Nairobi’de tanıtıldı Üsküdar Üniversitesi Çevre Platformu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, bu çalışmanın; Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) kapsamında Üsküdar Üniversitesi’nin de hazırlayıcıları arasında olduğu Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme programı çerçevesinde, Türkiye’nin sokak köpekleri problemine dair bir  özet olduğunu dile getirerek, “Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme”nin Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Dünya İçin İnanç Girişimi çatısı altında yürütülen, dünyadaki Müslüman düşünce liderlerinin katkı koyduğu ortak bir çalışma metni olduğunu, 27 Şubat 2024’te "İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilikle mücadele için etkili, kapsayıcı ve sürdürülebilir çok taraflı eylemler" temasıyla Nairobi’de gerçekleşen Birleşmiş Milletler Çevre Genel Kurulu’nda tanıtıldığını anlattı.
Sokak köpeklerine dair yasal değişiklikler için öneriler!

 

                 Sokak hayvanlarına sahip çıkmak hem dini hem insani bir görev!

Üsküdar Üniversitesi Çevre Platformu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir’in de katkılarıyla hazırlanan "Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme Çerçevesinde Sokak Köpeklerine Dair Yasal Değişikliklere Öneriler", Kurucu Rektör ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan imzalı bir üst yazıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na gönderildi.

“Sokak hayvanları, özellikle de köpekler ve kediler, toplumumuzun bir parçası olup, onların refahını sağlamak bizlere düşen dini ve insani bir sorumluluktur.” diyen Prof. Dr. İbrahim Özdemir, “Sokak köpekleri konusundaki yasa TBMM'de tartışılırken, tüm kamuoyunu Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme’de sunulan anlayışa sahip çıkmaya ve paylaşmaya davet ediyoruz.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi ve Çevre Platformu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir’in de katkılarıyla hazırlanan "Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme Çerçevesinde Sokak Köpeklerine Dair Yasal Değişikliklere Öneriler", Kurucu Rektör ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan imzalı bir üst yazıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na gönderildi.

“Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme” 27 Şubat 2024’te Nairobi’de tanıtıldı

Üsküdar Üniversitesi Çevre Platformu Direktörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, bu çalışmanın; Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) kapsamında Üsküdar Üniversitesi’nin de hazırlayıcıları arasında olduğu Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme programı çerçevesinde, Türkiye’nin sokak köpekleri problemine dair bir  özet olduğunu dile getirerek, “Mizan: Dünya ile Bir Sözleşme”nin Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Dünya İçin İnanç Girişimi çatısı altında yürütülen, dünyadaki Müslüman düşünce liderlerinin katkı koyduğu ortak bir çalışma metni olduğunu, 27 Şubat 2024’te "İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilikle mücadele için etkili, kapsayıcı ve sürdürülebilir çok taraflı eylemler" temasıyla Nairobi’de gerçekleşen Birleşmiş Milletler Çevre Genel Kurulu’nda tanıtıldığını anlattı.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Dr.Ahmet
(25.07.2024 12:03 - #336)
Acil olarak mecliste yasa ile doktorların mecburi hizmeti tekrardan eski sisteme döndürülmelidir. Özel hastane sahibi sağlık bakanı geldi, onun gelişiyle vergilerimizle senelerce okuttuğumuz doktorlar ucuz fiyatlara Avrupa ülkelerine kaçtı. Doktor sayısı azalınca özel hastane tedavi ücretleri arttı. Bizim bir doktorun egitimi için vergilerden ayrılan paranın 1 milyon 250 bin dolar olduğunu bilen çok az kişi var ve bu tüm vergi mükelleflerinin sırtında. Özel hastaneler ve üniversiteler sahibi eski sağlık bakanı, mecburi hizmet gorevini bozduktan sonra ülkeden sürekli artarak bir doktor göçü başladı. Daha önceden Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi eski Dekanı da şu şekilde açıklamıştı olayı. "“TUS intern eğitiminin hemen bitiminde olduğunda, internlük dönemi ki bu dönem esas yeterliliklere ulaşıp hasta ile vakit geçirdikleri gerçek hekim gibi davrandıkları o 12 ay ne yazık ki kitapların arasında geçiyor. Halbuki biz hastalar ile geçirsin istiyoruz. Öğrencilerimiz de fakültenin bitiminde TUS’un olmasını istemiyor. Hatta bununla ilgili Sağlık Bakanlığı görüş aldığında bu düşüncemizi bildirmiştik. Okul bittikten sonra TUS stresi olmaksızın son sene geçtiğinde o 12 ay çok yararlı geçer. Hasta hekim iletişimi, uygulama gibi konuları daha iyi öğrenirler. Bir sene de mecburi hizmet yapıp sahada gerçek bir pratik yaptıklarında TUS girdiklerinde çok iyi geçeceğine inanıyorum. TUS’un internlükten bir sene sonraya, mecburi hizmet sonrasına alınması öğrencilerimizin de isteği. Bizim de isteğimiz açıkçası. Çünkü o 12 ayı kaybediyoruz. Halbuki en önemli zaman o 12 ay. Bütün bilgileri onun için veriyoruz ve tam oraya geldiklerinde anksiyeteleri çok yüksek oluyor. Çünkü çok ciddi bir eleme sınavı her geçen gün giren sayısı artıyor. “ dedi. Tıpta Uzmanlık Sınavında tercihlerin daha sınırlanmaya başladığına dikkat çeken Prof. Dr. Gülfem Çelik malpraktis riskinin yüksek olduğu bölümlerin tercih edilmediğini belirterek risksiz alanların daha çok tercih edildiğini ifade etti.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve adanayerelhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.