İLİŞKİLERİN ZİHİNLE BAĞLANTISI Kalbin ruha bakan kısmının vicdan olduğunu, kalp ruhla ilişkiliyse o zaman beden içinde hakimiyetin vicdana ait olduğunu, vicdanın bedenle konuşması ile feraha nasıl götürdüğünü anlayabileceğimizi  fark edebiliriz.. Herkesin üzerinde ilgiyle durduğu, hayatın olmazsa olmaz ilişkilerine yönelik çok yönlü bir bakış açısı edinecek olursak “İlişki ne demektir? Kendimizle, yani bizdeki gizli hazineyle iletişim, sosyal çevremizle, varlıkla iletişim, tabiat ve varlık alemi, kısacası bedenimizin ve ruhumuzun temasta olduğu her yer ve her şeyle ilişki bu tanımın içine girer. Çalışma içerisinde kalbin ruha bakan kısmı vicdandır. Kalp ruhla ilişkiliyse o zaman beden içinde hakimiyet vicdanındır. Vicdanın bedenle konuşması ile feraha nasıl götürdüğünü anlayabiliriz”. Ayrıca affedememeyle ilgili soruna da değinecek olursak “Affedecek tarafı yok” dediğimiz olay, kişi ve kişilerin bize nasıl hizmet ettiklerini, zaten ilahi sistemde her şeyin kayıtlı olduğunu ve affederek yollarımızı nasıl açabileceğimizi, kendimizi özgür kılacağımızı ve enerjimizi bile isteye karşı tarafa ya da olaya hediye etmemeli ve kendi enerji alanlarımızı korumalıyız ve hayatımıza devam etmeliyiz aksi takdir de o anı da takılı kalırız derin depresyondan ömür boyu çıkamayız. En basit örneği verecek olursak Karşınızda Affedemeğiniz kişi var gibi hayal edin” beni senden seni benden özgür bıraktım” rahatlayana kadar tekrar edin ağlama hissi gelirse de bırakın göz yaşlarınız dökülsün ağlamak kalbi açar ve ruhun teşekkürüdür inanılmaz rahatlayacaksınız deneyin ve hissetmeye izin verin. Dünya da ve kendi toplumumuzda  değişik bakış açıları var bu bakış açılarına yargılamadan ve suçlamadan izin vererek tabloya bütün bakarak farkındalığın ötesine geçebilmek için bireysel seans alarak ya da grup çalışmalarına katılarak önce kendimizi suçladığımız yargıladığımız ve kendimizi sınırladığımız ve katılaştırdığımız dar alanlarımız neler ise bir saatlik bireysel seans ya da iki saatlik grup çalışmaları ile geri dönülmez şekilde bize implant edilmiş bizlere hizmet etmeyen tüm eski bilgileri iptal edebilmek olası bu çalışma hangi teknik çalışma ile olur dersek de Theta healing ve Acces Bars ile UsuiReiki ve Duygusal Özgürleşme ile kendimize yeni ben için izin vermeniz size ferah günler için alan açar ve kendi alanlarınızı da korumanız için grup çalışmaları seminerlerine de katılabilirsiniz. İyi dinlemek için iki kulağımız var ve bir kere konuşmak için de bir ağzımız var. Çok konuşmaktan kendi iç sesimizi işitemiyoruz. Çok konuşmanın bilmekle alakası yoktur. Hz. Mevla’nın dediği gibi: ”Haddimi biliyorum” deyişini bir istişare etmek lazım derim. “Çok konuşmanın nefisten, az konuşmanın özden” olduğunu, nefsimizin bizi nasıl yanlışlara soktuğunu, yanlışlara kendi seçim ve kararlarımızla girdiğimizi; ama bu yanlışlardan nasıl kendimizi feraha çıkarabileceğimizin yollarını ancak araştırır ve istersek dönüştürebiliriz bunu bir başkası yapamaz insan değişmez ancak isterse gelişir. Öz kontrolümüz elimizde tutmayı beceremez isek refahı yaşayamayız. Zihnimizi yönetebilmek rüzgârı kontrol etmek kadar çetindir. Zihnimiz dik kafalı ve huzursuzdur her şeyi anlamak ister, hislere kapılmadan kuvvetli irade ile mümkündür. Kapasitelerimize bakmaksızın diğer insanları kıskanıyorsak zihnimizi kontrol edemeyiz peki ne yapmalıyım derseniz?  Yaradan’a hatalarımızdan dolayı çok tövbe etmeli ve irademizi kuvvetlendirmesi için düzenli dua etmeliyiz. Denenmiş, akıllıca, disiplinli çalışmalarla yol alabiliriz. Hangi metot size uygun ise bu yoga, zikir, mandra, nefese odaklanarak meditasyon hangisi size uygun ise disipline olabiliriz ve saflığa ulaşabiliriz sabırla usanmadan her zaman kendi kontrolümüzü kendi elimizde tutabilmemiz için bireysel seans alarak kendinizi motive etmeyi öğrenebilmeniz kolay. Zihin kontrolü olan insanlar da kırılmaz, üzülmez ve affetmezlik yapmazlar. Özgürlüğü ve esareti zihin de yaşarız. Bunu anlayabilmek kendi irademizi güçlendirmek için belli Enerji Teknikleri öğrenebiliriz Usui Reiki, Duygusal Özgürleşme Teknikleri ilk basamaklar olabilir. Sorunların içinden çıkamıyorum bana rehber –yol arkadaşı lazım derseniz işte o zamanda kalbinize bakmalı ve bildiklerini deneyimlemiş hal etmiş Öğretmeni  araştırarak yüreğinizin evet dediği kılavuzla yol alabilirsiniz size Özgürce kendi kanatlarınızla uçmayı öğretecek zamanı gelince de  sizi serbest bırakacak kişiyi ancak siz bulabilirsiniz. Kontrol edilebilen zihin konsantrasyonu aracılığı ile bilgi sahibi olur. Bilgi güçtür. Güç içimizde kendimize nazik, anlayışlı şefkatli davranmalıyız. Kendimizi sevmez, inanmaz, güvenmez isek diğer insanlarda bize ne kadar güvenir? Ne kadar sevilebiliriz? Nasıl tehazür edebiliriz bunu göz önüne alarak aksiyon almalıyız.   “PAYLAŞTIĞIN SENİNDİR BİRİKTİRDİKLERİN DEĞİL” Sizlerle Acces Bars’ın  mandrasını paylaşmak isterim:” Hayatın tümü bize kolaylık, neşe ve ihtişamla gelir. Bundan daha iyisi ne olabilir?” Sabah güne başlarken ve gece uykuya dalmadan evvel en az 10 kere bu mandrayı okunmasını tavsiye ederim. Bir ay için de hayatı daha pozitif görebilir hale gelebilirsiniz. Beyin ve gözler kendini yenileyemez –onaramaz  önce beslenmemize çeki düzen vererek kendimize, bedenimize, beynimize, gözlerimize, Yaradan'ın bizlere bahşetmiş olduğu tüm emanetlere itina ile nasıl bakabileceğimizi bilmekte fayda var ve şikayet listesi değil şükür listemiz olsun şükürü çoğalttıkça da daha olumlu gelişmelerinizi bizzat kendinizde görecek ve yüksek yaşam enerjisi ile çevrenize de pozitif huzuru hediye getirmiş olacaksınız bunun için ek bütçeye gerek yok.  Yunus Emre der ki; "Paylaştığın senindir, biriktirdiğin değil". Dolayısıyla paylaşmanın nasıl katlanarak hayatımıza ışık olacağının, kolaylaştıran olduğumuzda kendi hayatlarımızı ışıklandıracağımızın, yaptığımız ve söylediğimiz her şeyin bütünü nasıl etkilediğinin farkında olmalıyız”.      “Evren soru sormamız yalvarır J sorunun enerjisi güçlüdür, soru sorarak varlığı anlamak için kendimize izin vermenin keyfini yaşayalım.  Enerji teknikleri modern tıbbın yerini tutamaz, modern tıbbı ancak ve ancak destekler. Bu yüzden öncelikli olarak tavsiyem, rahatsızlık ya da hastalığınız için kendi doktorunuza başvurmalısınız”. Mevlana’nın dediği ‘’Bizler var gibi görünen yoklarız, bizler var gibi görünen hiçleriz’’noktasından çoğaltma amacı ile  çalışmalarıma devam ediyorum